Kore Gazisi Türk Oyuncu İsmail Hakkı Şen

Kore Gazisi Türk Oyuncu İsmail Hakkı Şen
REKLAM ALANI
1927 yılında Rize’de doğan usta sanatçı, sanat hayatına 1958 yılında Tiyatro ile başladı. Asıl mesleği makine mühendisliği olan İsmail Hakkı Şen, yaşamının büyük bir bölümünü sinema ve tiyatro dünyasında geçirdi.

1951’de Kore Savaşı’na katılarak gazi olan Şen; savaş yıllarını anlatırken; sanatla olan aşkının başlangıcını şöyle anlatmaktadır: “Savaşın etkisini yaşıyordum. Uzun yıllar ne yapacağımı bilemeden dolaştım durdum. Sonunda bu sıkıntıyı ancak tiyatro oyunculuğu yaparak aşabilirim dedim ve tiyatroya başladım.”

REKLAM ALANI

İsmail Hakkı Şen, yıllarını tiyatro sahnelerinde, film setlerinde geçirmiş emektar bir sanatçı. Son olarak geçtiğimiz yıl Antalya’da ‘Büyük Adam, Küçük Aşk’ filmiyle ‘En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu’ ödülünü kazanan Şen, bir Kore gazisi. Bedeninde hâlâ dört adet şarapnel parçasıyla yaşıyor Kore hatırası olarak. Bakın Şen, ‘savaş oyunu’nu nasıl değerlendiriyor:
“Yaşamın bütünü bir oyun aslında. Var oluş bir oyun, yok oluş bir oyun. Her şey oyun. Onun için zaten tiyatroyu, sinemayı seviyoruz. Orada hayatı gördüğümüz için seviyoruz. Zaten sanat gerçeğin çok daha renklisi olduğu zaman sanat oluyor. Renkler ve duygular biraz daha ortaya çıktığı zaman gerçek sanat diyoruz. Dolayısıyla savaşı organize edenler de sanatçı.”
Şen, 1951 yılında Kore’ye gitmiş. Orada ilk dikkatini çeken şey ise
Amerikalıların Türk askerlerine dağıttıkları mühimmat kutuları olmuş:
“Hepimize içinde bir savaş sırasında askerin tüm ihtiyacını karşılayacak malzemelerle dolu kutular dağıttılar. Kutuların üzerinde 1945 yazıyordu. Yani bu malzemeler aslında 2. Dünya Savaşı için hazırlanmış ve depolanmıştı. Kore Savaşı çıkınca bunları depolardan çıkarıp bize dağıttılar. Öyle ya, 2. Dünya Savaşı bitince bu malzemeleri imal eden fabrikalar kapanmış mıydı, tabii ki hayır. Onlar devamlı üretimdeydiler.
Bugün 2003, o fabrikalar hâlâ üretime devam ediyor. O zamanlar mermi üreten fabrikalar sonra çiklet üretimine mi başladı? Peki bu üretilen malzemeler nerede tüketilecek? Savaşlar bu yüzden çıkıyor işte.”

Kore günleri

Sonraki yıllarda bir sanatçı olan İsmail Hakkı Şen, Kore’de yine de barış yanlısı işler yaptığını anlatıyor:
“Ben asteğmendim ve ordu donatım askeri polisiydim. Tanksavar takımı bize bağlıydı, keza casus takibi, sokak muharebelerini biz yapardık, sokak başlarını tutmak, yağmacılığı önlemek gibi görevlerimiz vardı. Anasız babasız kalan çocukların bakımını üstlenmiştik. Öylesine yoğunduk ki günde iki, üç saat uyku bizim için bir nimetti.”
Peki ya savaş sonrası… İşte o, İsmail Hakkı Şen’i belki de dört şarapnel parçasından daha fazla yaralamış:

‘Senaryolar ABD’den’

Şen, savaş oyunu senaryolarının hep ABD’de yazıldığına inanıyor. Haksız da değil. Çünkü bu senaryolar, Hollywood filmlerininkilerden pek de farklı olmuyor. Peki, Amerika savaşmadan ekonomisini nasıl canlı tutacaktı?
İsmail bey, bunu da düşünmüş:
“Koskoca bir kıta. Gitsinler ormanlarını işlesinler, odunculuk yapsınlar, balık tutsunlar, at yetiştirsin, sığır ya da ayı beslesinler, çiftçilik yapsınlar.”
Şen, savaştan söz etmek istemiyor, o günleri anımsamaktan çekiniyor. Anlattıkça kederleniyor, gözleri doluyor:
“Savaşın kötülüklerini orada cephe gerisinde evsiz barksız, anasız babasız kalan çocuklarda, onların gözlerinde, gözyaşlarında gördüm. Asıl savaş oradaydı. Vuruşanlar vuruyor, kabadayı Amerikalı kazanıyor. Kötü bir oyun. İnsanları kandırmak için hazırlanmış bir oyun. Hep zengin olanın kazandığı çirkin bir oyun. Ama hayatta her şey para değildir. Kore’ye giderken biraz acemiydik, savaş konusunda iyi eğitilmemiştik. Düşmanın silahlarını, bölgenin coğrafi yapısını hiç bilmiyorduk. Dolayısıyla çok şehit verdik. Bir sürü arkadaşım gözlerimin önünde öldü. Orada ilk şehit olan yüksek rütbeli Türk askeri albay Nuri Pamir komutanımızdı. O da gözümün önünde şehit oldu. Tam teftiş yaparken miğferi parlıyor ve düşman onu görüp havan atışına başlıyor. O sırada şehit oldu.”

Birçok film ve oyunda rol almasının yanısıra, iki de senaryo eseri bulunan 7 çocuk babası İsmail Hakkı Şen; 31 Ocak 2005 tarihinde, 78 yaşındayken, yaşlılığa bağlı solunum problemleri nedeniyle yaşamını yitirdi.

REKLAM ALANI
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.